Obezite Nedenleri?
Şişmanlıyorsanız bir sebebi vardır!
Hep aklımızda döner, durur aynı soru: Niye kilo alıyorum?
Öyle ki, gereksiz atışmalar yaparken dahi bunu normalleştirmeye çalışır, kendimizi ikna ederiz: Aslında düzenli besleniyorum!
Oysa çoğu zaman bunun kocaman bir yalan olduğunu biliriz.
Düzensiz ve dengesiz beslenmek, hızlı yemek tarzı, spordan uzaklaşmak ve hareketsiz yaşamak kilo almanın en önemli sebepleridir.
Obezite böyle ortaya çıkıyor.
Mesele sadece estetik de değildir.
Çünkü kilo alırken kimi hayati organlarımız da yağlanıyor.
Beslenme hatalarının en başında uzun açlık dönemlerinin ardından kontrolsüz yemekler, karbonhidrat içerikli maddeler ve şekerli içecekleri çok tüketmek geliyor.
Böylesi beslenme hataları obezitenin en önemli sebepleri olarak ortaya çıkıyor.
Anne ve babanın her ikisi birden kilolu ise çocuklarda obezite görülme ihtimali yüzde 80’dir. Şeker hastalığı, tiroit bezi hastalıkları, böbrek üstü bezi hastalıkları gibi bazı hormonal sebepler obezite nedenleri arasında yer alabilir.
Yağlanmanın önüne geçmek için çocukluk çağından başlayarak sağlıklı beslenme düzeni ve hareketli yaşam tarzının benimsenmesi gerekir.
Sağlıklı, yetişkin bir erkeğin günde ortalama 2500 kaloriye, sağlıklı yetişkin bir kadının ise günlük ortalama 2000 kaloriye ihtiyacı vardır. Günümüzde herhangi bir fast food zincirinde üretilen ortalama bir hamburger yaklaşık olarak 1500 kaloridir. Aynı şekilde gazlı ve alkollü içecekler de çok fazla kalori içerir. Bu nedenle bu gibi besinlerin sık olarak tüketimi obeziteye neden olabilir.
Obezite Nedenlerine Göz Atalım
Aşırı, kontrolsüz ve yüksek kalorili beslenme
Tiroid bezinin yeterli hormon üretememesi
Steroid hormonlarının aşırı üretimine neden olan Cushing Sendromu
Egzersiz ve fiziksel aktivite yetersizliği
Psikolojik faktörler
Genetik faktörler
Uyku eksikliği
Tümörler (Nöroendokrin)
Duygusal açlık
Yaşlanmaya bağlı kas erimesi (Sarkopeni)
Kronik yorgunluk
Kullanılan ilaçlar
Sıklıkla ve düşük enerjili diyetler
Sigara ve alkol kullanma alışkanlığı ya da bağımlılık
Doğum sayısı ve sık doğum aralığı
Anne sütünün yetersiz alınması
Yaş
Cinsiyet
Sosyal ve kültürel etmenler
Obezitenin Yol Açtığı Hastalıklar Nelerdir?
Diyabet – İnsülin Direnci
Obeziteye bağlı en sık gelişen kronik hastalık halk arasında “şeker” olarak anılan diyabet hastalığıdır. Peki “diyabet” nasıl ortaya çıkar? Yağ dokusunun aşırı miktarda artması, vücuttaki hücrelerin insülin hormonuna karşı olan duyarlılığını azaltır ve bu durum insülin direncine neden olur. Kandaki şeker, insüline karşı duyarsızlaşan hücrelerle çatışır. Böylece kan şekeri yükselir. Söz konusu durum, Tip-2 diyabetin gelişmesinde etkili olan sorundur. Tip-2 diyabet, şeker hastalığının en yaygın türüdür ve obezite hastalarının birçoğunda insülin direnci görülür. Prediyabet (diyabet öncesi) olarak isimlendirilen ve diyabetin henüz tam olarak gelişmemiş olduğu başlangıç seviyesindeki hastalarda insülin direnci gözlenir. İşte bu dönem çok önemlidir. Çünkü zayıflama diyeti ya da obezite cerrahisi ile bu süreçte, diyabet hastalığının oluşması engellenebilir.
Hipertansiyon
“Tanisyon hastasıyım.”
“Hangimiz değiliz ki?”
Çok sık karşılaştığımız günlük konuşmalar.
Tansiyonumuz iner, çıkar!
Bunun en önemli sebeplerinden birinin de aslında beslenme alışkanlığındaki yanlışlarımızdan kaynaklandığını görmeyiz, görmek istemeyiz.
Dünya genelinde yaygın hipertansiyon hastalığı, obezite hastalarında normal kilodaki bireylere oranla yaklaşık olarak 3 kat daha fazla görülür. Obez bireylerde hipertansiyonun ortaya çıkış sebepleri arasında yağ dokusundaki artış, buna bağlı olarak aşırı insülin üretimi (hiperinsülinemi) ve insülin direnci, damar ve hücre yapılarında bozulmalar gibi pek çok faktör yer alır. Dolayısıyla obezite hastalarının ideal kilolarına ulaştırılması, hipertansiyonun önlenmesi veya ilerleyişinin engellenmesi açısından oldukça etkilidir.
“Tansiyonunuz çıkmadan” önce bir diyet ve beslenme uzmanına danışmanız, doğru beslenmeniz, tavsiyelere uymanız çok önemlidir.
Koroner Arter Hastalığı
Hepimizin kalbi var. Hepimizin kalbimizi korumak gibi bir görevi de var!
Çünkü kalp hastalıklarının da en önemli sebeplerinin başında obezite geliyor.
Obez bireylerde özellikle göbek çevresi ve karında oluşan aşırı yağlanma, kalbin üzerinde baskı oluşturarak çalışmasını olumsuz etkileyebilir. Bunun yanı sıra obeziteye bağlı gelişen insülin direncinin sonucunda kan şekeri yükselerek damar çeperlerinde yapısal bozulmalara yol açabilir. Bu da kardiyovasküler hastalıkların temelini oluşturabilir. Tüm bunlardan kaynaklı olarak obezite hastalarında kalp ve damar hastalıklarının görülme olasılığı sağlıklı kişilere oranla oldukça yükselir. Obezitenin mümkün olduğunca erken tedavi edilmesi ise bu hastalıkların önlenebilmesi açısından önem taşır.
Safra Kesesi Hastalıkları
Obezite hastaları, çoğunlukla kandaki kolesterol değerleri yüksek olan bireylerdir. Safra kesesinde üretilen safra sıvısının içeriğinde de bulunan kolesterolün kan değerinin normalin üzerine çıkması, safra kalitesinin bozulmasına, bu da safra kesesinde taş oluşumuna neden olur. Bu nedenle safra kesesinde taş ve safra kanallarında tıkanıklık gibi olumsuzluklarla seyreden safra kesesi hastalıkları obezite ile doğrudan ilişkilidir.
Felç (İnme)
Obezitenin risk faktörü olarak değerlendirildiği sağlık sorunlarından bir diğeri de halk dilinde “inme” olarak da bilinen felç durumudur. Vücudumuzun belirli bölgelerinde kasların istemli şekilde hareket yeteneğini kaybetmesi felç olarak adlandırılan durumdur. Obezite hastalarında damarlarda oluşan yapısal bozulmalar ve tansiyon yüksekliği riskinin artması gibi sebeplerle miyokard infarktüsü (kalp krizi) ve beyin kanaması gibi ciddi akut komplikasyonların görülme sıklığı önemli ölçüde yükselir. Tüm bunların felç sebebidir.
Uyku Apnesi
Şişmanlık zordur!
Uyurken dahi!
Hatta uyurken çok daha zor hatta çoğu zaman tehlikelidir.
Obezite hastalarında damak ve küçük dil bölgesinde sarkma ve büyüme, solunum yollarında darlaşma ve nefes darlığı sıklıkla görülür. Uyku sırasında yatar pozisyonda olan vücutta karın bölgesinin oluşturduğu ağırlıktan kaynaklı olarak solunum yolunda daralma söz konusu olur. Bu komplikasyonların sonucu kişide uykudayken belirli bir süre için nefes alıp vermenin durması ile karakterize bir sağlık sorunu olan uyku apnesi ortaya çıkar.
Astım
Yaşam kalitesini ciddi ölçüde zorlaştıran hastalıklardan biri olan astım, obez bireylerde normal kilodaki bireylere oranla çok daha ağır seyreder. Astım atakları bireylerin kilosundaki artışa bağlı olarak çok daha sık görülebilir ve hastalığın kontrol altında tutulması zorlaşır. Dolayısıyla obeziteyle bir arada seyreden astım hastalığının tedavisinde başarı oranının yükseltilebilmesi açısından kilo kontrolünün sağlanması önemlidir.
Psikolojik Problemler
Obezite hastaları çoğu zaman içe kapalıdır, mutsuzdur, sosyal yaşamdan uzaklaşmıştır.
Tıbbi komplikasyonların yanı sıra estetik anlamda da olumsuzluklar yaşayan obezite hastaları, toplum içerisinde dışlanma gibi sorunlar da yaşar. Bu hastalarda depresyon, özgüven eksikliği, obsesif kompülsif bozukluk gibi birtakım psikolojik sorunların görülme olasılığı yükselir. Psikolojik sorunları aşmanın yolu da bireyin ideal kilosuna ulaşmasıdır.
Bu mümkündür!
Başarının ilk adımı değişime inanmaktır.